13 Ekim 2011 Perşembe

Türkiye’liyim, mutsuzum, eylemsizim!!!


Ntvmsnbc’nin haberinden alıntılıyorum: ” Paris merkezli Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü OECD’nin ‘How’s life’ (Hayat nasıl) raporu, 40 ülkede yürütülen araştırmalar sonucunda insanların yaşamlarından memnun olup olmadığını tespit etti. Mutluluk ve refah derecelerini ortaya koyan raporda, Türkiye memnuniyet sıralamasında 32. oldu.”

Buraya kadar şaşırtıcı bir durum yok. Memleket insanının mutsuz olduğunu anlamak için araştırma şirketlerine ihtiyacımız yok zaten. 29 yıldır bu topraklarda yaşıyorum ve ‘yalnız ve güzel’ ülkemin insanlarının her geçen gün artan tahammülsüzlüklerinden haberdarım.
Hatta kendi kendime de sorup duruyordum ’ Üst üste patlayan ekonomik krizler, tek kutuplu dünya düzeni vb. acaba tüm dünya insanlarını aynı derecede mutsuz ve umutsuz kıldı mı?’.
OECD merak ettiğim soruların cevaplarını araştırmış; “İşinizi seviyor musunuz? Sağlığınız nasıl? Çocuklarınıza yeteri kadar vakit ayırabiliyor musunuz? Komşularınıza güveniyor musunuz? Genel olarak hayatınızdan memnun musunuz?” gibi soruların sorulduğu raporun sonuçları:
Katılımcılara hayatlarından memnun olup olmadıkları sorulduğunda Danimarka en olumlu cevabı vererek ilk sırayı aldı. Kanada 2., Norveç 3. olurken Türkiye 32. ve Çin son sırada yer aldı.
Katılımcılara “Bugün nasıl hissediyorsunuz” sorusu sorulduğunda Türkiye en az olumlu cevabı vererek sonuncu oldu. Soruya en olumlu cevabı veren ülke Danimarka oldu. 2. sırada İzlanda ve 3. sırada ise Japonya var.
Politikada aktif olan ülkeler arasında Norveç, Finlandiya ve Danimarka başta geliyor. Bu ülkede yaşayanların yüzde 60’ı bir politikacıyla iletişim kurduğunu, bir imzaya veya protestoya katıldığını belirtti. En az aktif olanlar ise Türkler , Portekizliler ve Ruslar. Türkiye bu sırada sonuncu oldu.
Yeşil çevre olmamasından şikayet edenlerin başında İtalya ve Türkiye geliyor . Türkiye listede 2. sırayı aldı. Finlandiya, Danimarka ve İsveç ise şikayetçi değil.
Ülkeler arasında en fazla çalışan ülke Türkiye olarak belirlendi. Son sırayı ise Hollanda aldı.
İşe gitmek için harcanan süre ortalama 38 dakika olarak belirlendi. Türkiye’de ise bu süre 40 dakika veya daha fazla. Türkiye işe gitmek için en fazla süreyi harcayan 3. ülke oldu. İlk sırada Güney Afrika yer aldı.
İş yeri çalışma ortamından memnun olup olmama konusunda ise; Danimarka, Norveç, İngiltere, İsviçre, Avusturya, Belçika, Hollanda ve Almanya’da her on kişiden dokuzu işinden hoşnut olduğunu belirtti. Türkiye’de her iki kişiden biri, Yunanistan’daysa her üç kişiden ikisi çalışma ortamından memnun. Türkiye çalışma ortamından en az memnun olan ülke oldu.”
Yukarıda sıralananlara bakıyorum da, eşek gibi çalışmak için vaktimizi yollarda harcayarak, memnun olmadığımız şartlarda, hakkımızı tam olarak alamadığımız işyerlerinde zaman geçiriyoruz. Mutsuzuz, keyifsiziz ve bu konu hakkında hiç bir şey de yapmıyoruz.
Araştırma sonucuna göre dünyadaki en keyfi yerinde ülke sıralamasında en üstlerde yeralan Danimarka’da yaşayanların yüzde 60’ı bir politikacıyla iletişim kurduğunu, bir imzaya veya protestoya katıldığını belirtmiş. Eylemlerinin meyvelerini de topluyorlar demek ki.
Araştırmanın konu başlıkları arasında Türklerin mutsuzluğuna sebebiyet vermeyen 2 madde var; hava ve su kirliliği. Devletimiz o konuda da canımızın burnumuzdan gelebilmesi için çalışmalarını ‘rağmen’ sürdürüyor. ‘Rağmen’ diyorum çünkü bu konuda bir çok karşı çıkış var; gerek HES’lerin kurulacağı bölgelerin yerlileri, gerekse bir takım sivil toplum kuruluşları ya inisiyatifler çalışmalar yürütüyor. Ammavelakin zannediyorum ki 1980 anayasasının üzerine bastığı ‘birlik ve beraberlik’ alerjik reaksiyona sebebiyet veriyor ki; bu konudaki çalışmalardan hangisinin sahiplenileceğine karar veren bir cenah, diğerlerini lav etme çabası içine giriyor. Nitekim Erzurum’un Bağbaşı beldesinde, bu kez ‘Leyla’lara ‘rağmen’ buldozerler çalışmalarına başladı.
Tüm bu anlatılanların arkasında, ben de şimdi kalkıp bir milleti zan altında bırakmak istemiyorum. O nedenle şöyle demeyi tercih ediyorum ; ‘Türkiye’liyiz, mutsuzuz, eylemsiziz’ . Kırk yılın başı bir eylem sergilemek için toplaşan azınlıklar da , amaç kayması yaşıyor.
Nokta!

Hiç yorum yok: